Lavanta’nın ida ile keşisen yolculuğu yani bizim yolculuğumuz…
İlk lavanta ekiminin ve kullanımının yaklaşık 2500 yıl önce gerçekleştiği Eski Mısırda belgelenmiştir.
Eski Mısırlılar; lavantayı yatıştırıcı ve iyileştirici merhemlerde, parfüm yapımında ve mumyalamada kullanıyorlardı.
Eski Roma’da; lavantanın şifa verici ve antiseptik özellikleri bilinmekteydi. Lavantayı temizlikte, banyolarında, ortamın kokusunu tatlandırmada, hasta odalarını dezenfekte etmede ve savaşlarda pansuman yapımında kullanmışlardır.
İngiltere’ye ilk lavantaların Fenikeli tüccarlar götürmüştür.
İlk lavanta yağı 16. yüzyılda çıkarılmaya başlanmıştır.
1630’larda Fransa’yı tahrip eden korkunç “Büyük Veba” sırasında, hastalığa karşı bağışıklık kazandıran ve “4 Hırsız Sirkesi” olarak bilinen gizemli bir formül ortaya çıkmış; sonrasında bu formülün sirkeye batırılmış kekik, lavanta, biberiye ve adaçayından yapıldığı öğrenilmiştir.

Aynı dönemlerde, Londra’da vebadan korunmak için insanlar bileklerine lavanta bağlamışlardır.
Günümüzde, stres ve kaygının hepimize zarar verdiği 21. yüzyılda, Lavanta yağının kaygıları hafiflettiği, yaşam tarzımızı önemli ölçüde iyileştirmemizi sağlayan iyi olma duygumuzu arttırdığı; aynı zamanda enfeksiyonlara karşı doğal savunma mekanizmamızı desteklediği görülmüştür.
Bizim lavanta maceramız ise 2017 yılında başlamıştır. Üreten toprak yatırımları düşüncesi, konuyu 1 yıl yurtiçinde ve yurtdışında araştırmamıza sebep olmuştur. Büyük bir keyif ile çıktığımız bu yolda 2. adımımız doğru yeri bulmaya çalışmak oldu. Yaklaşık 1 yılda doğru yeri bulmak için Güney Çanakkale’de dolaştık. Tüm dünya’nın gözü üzerinde olan Binbir Pınar çeşmesinde yani İda, Kazdağları’nda doğru bölgeyi fark ettik. Ufak bebek adımları ile başladık. Doğadan merhameti, fidelerden sabrı, arılardan çalışmayı öğrendik. Bu yolculukta bir iki demet lavanta 20 dönümden 270 dönüme ulaşmanın heyecanı yok. 2500 yıllık bilgi birikiminin neticesi, Mustafa ile Bekir’in hayalleri, Ramazan’ın çalışkanlığı, Ayşe teyze’nin emeği var. Sizleri de bu maceraya dahil olmaya bahçelerimize bekleriz. Keyifle sağlıklı günlerde.
Sevgili kardeşim Mustafa Yalnız’ın büyük katkılarıyla.
Not. Bu yazıyı okuyan herkes bekir@bekirerkus.com a mail atarak lavanta kutumuzdan isteyebilirler. Siz buraya kadar gelmişsiniz biz de size geliriz 🙂 Ama elimizde çok kalmadı ona göre..